5 Ekim 2019 Cumartesi

Fatih 6222 Terim

Blog yazılarımda giderek Hıncal Uluç kıvamına geldiğimin farkındayım, ancak Terim dönemlerinde üst üste 2 maçımızın 0-0 bittiğini cidden hatırlamıyorum, hatırlatmak isteyen beri gelsin. 

Bugünkü maça gelirsek;


Falcao, Lemina ve Luyindama'nın olmayışını cuma gününden kabullenmişken, bugün Seri'nin de gıda zehirlenmesi yaşaması - bu kadar yatırım yapılan bir adama kuru fasülye pilav mı yediriyoruz abi , yemeksepetinden bozuk tavuk mu yediriyoruz nasıl zehirlenir bu adam- takımın orta sahası için İFLAS anlamına geliyordu öylede oldu.

Allah'ın cezası 4-3-3 diziliminden vazgeçmeyen Terim bu maça özel bir trolleme daha yaparak büyük kaptan Selçuk İnan'ı -PSG maçında takımın biraz hızlı oynaması hocanın hoşuna gitmedi herhalde ki takımın hızını 0'a indirmek için Büyük kaptan Selçuk İnan'ı 11'e aldı- ilk 11'e yazdığında bu maçı izlememe kararı almalıydım evet. Zira insan kendine bu eziyeti yapmamalı.

Ama ne oldu izledim, doğu toplumuyuz , acıdan zevk alıyoruz ya gene izledim bu rezil 90 dakikayı ve artık puzzle kafamda tamamlandı.

Sanırım 10 resmi maç oldu, artık şundan eminim ki bu isim isim çok çok iyi gözüken oyunculardan sadece 4-5 tanesi gerçekten iyi futbolcu, geri kalanlar ya geçen sene son kurşunlarını atmışlar yada zaten o seviyelere hiç gelmemişler. Üstüne bir de kötü malzemeden hiç bir zaman güzel yemek yapamayan Fatih hocam eklenince bu maçla birlikte bu takımdan beklentimi tamamen sıfıra indiriyorum, zira bu takımın yetenek dışında disiplin problemleri de var.

Mariano burada futbol oynamak istemiyorsa -ki bu maçta erkenden duşunu almak için rakibin sırtına yumruk attı- sezon ortası bile beklenmeden transfer tahtası açık olan bir lige yada brezilyaya yollanabilir.

Emre Mor 94. ve 95. dakikalarda dahi topla vedalaşamıyorsa, A takımla idmana çıkması engellenip, 21 yaş altı takım ile hayatına devam edebilir.

Selçuk İnan'ın yapacağı hatanın 10 katını 16 yaşındaki Mustafa Kapının yada Abdussamed Karnutcunun yada Atalay Babacan'ın yapmasına razıyım. Troll hesaplar birde utanmadan Selçuğun ilk devre 38/38 pas isabetiyle oynadığı bilgisini verdiler, arkadaşlar bu oyun matematik değil sahada oynanıyor kağıt üstünde değil gözümüz var Allah'a şükür.

Hoca bu maçtan sonrada bir düşman yaratmak için hakeme , federasyona , ali koç'a falan sayıp söver, cezasını da alır paşa paşa tribüne geri döner. Zaten ona karışan eden , hesap sorabilen biride yok yönetimde, ceza aldıktan sonra bildiriler falan yayınlanır, mağdur edebiyatı yapılır öyle böyle sezonu yeriz.

Ama şuanda şuna çok gülüyorum.

PSG maçından sonra güzel günler yakın demişti Hoca ama başka bir şeyden bahsediyor sanırım, kendisinin şu halinin ve bu kadronun biz taraftarlara güzel günler göstermesi imkansız.

Bu arada Güzel günlerden kastım Şampiyon olmak değil , her hafta Galatasaray maçının gelmesini iple çekmek benim için güzel günler, en son bunu ne zaman mı hissettim? Terim'in 3. gelişinde 2011'de .

Hiç yorum yok:

Bunlarda İlginizi Çekebilir

Related Posts with Thumbnails