11 Ocak 2010 Pazartesi

İstanbul'dan NBA haberi yapmak

http://webarsiv.hurriyet.com.tr/1998/06/08/48368.asp


Yazımız 8 haziran 1998 tarihli Hürriyet gazetesinden;

İbo Jordan'ı şaşırttı

NBA şampiyonluğu için Utah Jazz'la final serisi maçlarına çıkan C. Bulls'lu yıldızlar, Türkiye'deki transfer rakamlarına inanamadı.Jordan, İbrahim Kutluay'ın aldığı transfer ücretini duyunca, ‘‘Dalga mı geçiyorsun’’ derken yüksek rakamları eleştirdi.

Bulls'un uğur merkezi

Yer: Chicago Drake Otel. Burası, Bulls'un karargahı. Otelin alt katında Blues Bar var. Ve burası Chicago Bulls oyuncuları için uğur merkezi. ‘‘Ne zaman bir maçtan önce buraya gelirsek kazanıyoruz’’ diyorlar. Ve bu otele basın mensuplarının girmesi yasak. Ancak büyük tesadüf, Türkiye'den rezervasyonumuzu buraya yaptırmışız. Çaresiz bizi kabul ediyorlar. Tek şartları var; fotoğraf çektirmemek. ‘‘Tamam’’ diyoruz.

Yine mi Efes?

Blues Bar'da, Michael Jordan, Scottie Pippen, Toni Kukoç Luc Longley, Jud Buechler, Steve Kerr birarada. Ve sonra güzel bir sohbet başlıyor. Önce Avrupalı Toni Kukoç geliyor. Ve ilk sorusu, ‘‘Türkiye'de kim şampiyon oldu, gene mi Efes?’’ diye soruyor. ‘‘Hayır’’ diyorum, ‘‘Ülker oldu bu sene.’’ ‘‘Değişiklik iyi’’ diyor Kukoç ve ekliyor, ‘‘Ama Ülker bir türlü Avrupa'da iyi yerlere gelemiyor.’’

Avrupa, ilkokul

Biz Kukoç'la Avrupa'daki basketbolu konuşurken Scottie Pippen araya giriyor, ‘‘Siz neyi konuşuyorsunuz? Avrupa hala bizim ilkokulumuz’’ diyor. Kukoç dönüp ona cevap veriyor, ‘‘Ama ben Avrupa'dan geldim’’. Başta Jordan olmak üzere diğerleri takılıyorlar, ‘‘Hala ilkokuldasın.’’ Sonra ‘‘Türkiye'yi tanıyor musunuz’’ diye soruyorum.

Jordan'ın yorumu

Hepsinde ufak tefek bir imaj var. Ama en iyi bilgiyi Kukoç veriyor. ‘‘Biliyor musunuz, Türkiye'de ortalama bir oyuncu yılda 2 milyon dolar kazanıyor.’’ İşte burada basketbolun efsanevi adamı Michael Jordan lafa giriyor, ‘‘Yanlış yapıyorsunuz. Dışarıdan oyuncu alarak, para vererek, onları transfer ederek hiçbir yere varamazsınız. Kendi ürününüzü kendiniz yetiştirmeniz gerekir.’’

Postacı'dan yılın itirafı

Utah Jazz'ın ‘‘Postacı’’sı ve büyük silahı Karl Malone, kaybedilen ikinci maçtan sonra bir basın toplantısı düzenledi. Malone şunları söyledi: ‘‘Bütün Jazz taraftarlarından özür diliyorum. Kazandığımız ilk maçta da, kaybettiğimiz ikinci maçta da son derece kötü oynadık. Eğer ben bu kadar kötü oynarsam, biz bu seriyi kazanıp şampiyon olamayız.’’ Bu açıklamalar Amerikan basınında, ‘‘Yılın itirafı’’ olarak değerlendirildi.

Dalga geçiyorsun?

Bu arada, İbrahim Kutluay'dan bahsederek devreye giriyorum, ‘‘Bir Türk oyuncu, bir başka kulübe yaklaşık 10 milyon dolara transfer oldu’’ diyorum. Cevap hemen geliyor, ‘‘O zaman niye NBA'e gelmedi. NBA'de 10 milyon dolarlık transfer yok.’’ İbrahim'in 3 yıl için 5.5 milyon dolar alacağını söylüyorum, ‘‘Dalga geçiyorsun’’ diyip devam ediyor:

Para vermelisin

‘‘Bu parayla NBA'den takımı Avrupa'da kupalara taşıyacak oyuncular alırsınız, doğru düşünün. Basketbol parayla oynanmaz. Elbette para kazanılır. Ama önce oyuncu basketbol oynamayı istemeli. İşler paraya geldi mi belirli bir noktadan sonra olmalı. Yani benim gibi. Attığım adım para. Sana şimdi bunları söylüyorum, bunlar da para olmalı.’’

Denge gerek

Bu sırada Scottie Pippen devreye giriyor, ‘‘Türkiye'nin yükseldiğini duyuyorum. Ama ne olduğunu bilmiyorum. Fakat bu paralar çok. Önce dengeyi kurmak gerek’’. Ve sonra yeniden NBA'e dönüyoruz. Hepsi, ‘‘Biz Utah'ta bir maç kazanmamız gerektiğini biliyorduk. Onu yaptık ve bundan sonra da işi bitireceğiz’’ diyorlar.

Hiç yorum yok:

Bunlarda İlginizi Çekebilir

Related Posts with Thumbnails